Afyon İş Hukuku

0 Comments

Haklar (Özet) : Haklar, her şeyden önce bir düzen demektir. Lakin hukukun öngördüğü düzen, gerçekten gerçeklehandan bir düzen değildir. Haklar, topluluk süresince insanoğluın sahiden kesinlikle davrandıklarını değil, kesinlikle davranmaları icap ettiğini gösterir. Haklar, namına uyulmak ve uygulanmak sinein vardır. Hak değeri nedeniyle, insanoğlu arası ilişkileri bir düzene vurunmak, toplumsal ömürın gerçekleşmesini tedarik etmek lüzum. İnsanlara, “Bana uy; Beni gerçekleştir” buyruğu ile seslenir. Haklar düzeni, doğduğu andan itibaren bireyin içinsına kabul edilmesi ve uyulması gereken, mutlak dosdoğru kurallar olarak çıkar. İnsan, özgür bir varlıktır ve iradesini hukukun buyrukları doğrultusunda kullanabileceği gibi, onlara aykırı bir yönde de kullanabilir. Bu nedenle topluluk süresince insanoğluın reviş ve davranışlarının haklar kurallarına uymaması, her hengâm mümkündür. “İşte haklar, kişi davranışlarını değerlendiren, çıkar çatışmalarına çözüm getiren kurallardan, normlardan meydana mevrut bir yol, bir bütündür.” İnsan-kişi, kişi-doğa ilişkilerinin insanlığın kuma çıkarı ve huzuru sinein evrensel ilkelerle güvence altına hileınmasıdır. Haklar, insaniyet seviyesi sinein göstergedir. Hukukun temeli, kaynağı üzerine birkötü kuruntu ortaya atılıtır. Bunlar kaynağı: tanrı, dershane çıkarları, topluluk sözleşmesi, doğa ve insanoğlu olarak belirten temalerdir. Haklar Nedir Haklar, toplumun umumi menfaatini veya fertlerin ve toplumun kuma iyiliğini tedarik etmek için konulmuş olan ve hep gücüyle desteklenen kaide, kazı ve kanunların kâffesidür. Henüz münteşir bir teşhismıyla haklar, adalete yönelmiş toplumsal evetşfakat düzenidir. Haklar Söz Valörı Haklar kelimesi Arabi “kazı” kökünden gelir ve kazı kelimesinin çoğşanlı olarak bilinmektedir (galat-ı meşhur). Arapçda “kazı” kelimesinin çoğşanlı “ah’kak”tır. Türk Yürek Kurumu’na için haklar kelimesi, “Toplumu düzenleyen ve devletin yapmış oldurım güçlükleü belirleyen yasaların kâffesidür”. Bunun haricinde hukukun “haklar” demeı da vardır. Mecazi anlamda ise, ahbaplık, ülfet demeında da kullanılır. Fen Valörı Haklar dönemden döneme değiştiği sinein hala doyurucu bir teşhism konstrüksiyonlamamıştır. Kant “Haklarçular hala hukukun teşhismını aramaktadırlar” der. Günümüzde en çok kabul edilen teşhismı ise: “Belli başlı bir zamanda belli başlı bir toplumdaki ilişkileri düzenleyen ve uyulması büyüklük zoruna (müeyyide) ilişkilanmış kurallar kâffesidür.” Ilmî bir disiplin olarak haklar, kendi süresince asıl olarak ikiye ayrılır. Umumi olarak hukukun kişiler arası ilişkileri laf meydan kısmına Özel Haklar, kişiler ile büyüklük veya devleti oluşturan kurumlar arası ilişkileri düzenleyen kısmına ise Bütün Hukuku adı verilir. Bu ayırım roma hukukundan kalma bir ayrımdır (ius privatum-ius publicum). Uygar Haklar, Tecim Hukuku ve Devletler Özel Hukuku özel hukukun, buna cevap Temel Hukuku, Ukubet Hukuku ve İdare Hukuku hep hukukunun kafalıca ast dallarıdır. Haklar Kuralları ve Özellikleri Hukuku sair toplumu düzenleyici kurallar olan örf ve adetler, gelenekler ve dinlerden ayıran özellik büyüklük aracılığıyla güvenceye hileınmış ve cebri yapmış oldurımlara mevla olmasıdır. Haklar kuralları kişi davranışlarını düzenler ve bulunduğu toplumun eder hükümlarını taşır. Soyutluk ve genellik özelliği yardımıyla müşabih nitelikteki umum durumlarda uygulanması sağlanır. Yapmış oldurım (Müeyyide) Haklar meydanında yapmış oldurım hep gücü ile uygulanır. Hukuka uymayı zorlama, uymayanları cezalandırma ve uyulmadığı durumlardaki zararları en aza indirmek sinein kullanılır. Haklar düzenini sağlamayı ve korumayı fakatçlayan yapmış oldurımlar gene haklar düzeninin öngördüğü şekilde namına getirilir. Maddi ve manevi yapmış oldurımlar olarak ikiye ayrılır. Maddi yapmış oldurımlar hukuka aykırı durumlarda uygulanırken manevi yapmış oldurımlar bu durumları mâni olmak sinein kullanılır. Ukubet hukukunda ölüm, hapis ve mangiz cezaları; anayasa hukukunda siyasetten men, kısım yama; mevhibe hukukunda mevhibe ve gizliceçılık cezaları gibi farklı haklar dallarında farklı yapmış oldurımlar vardır. Hukukun Dayanağı Hukukun dayanağı ile ilişkin çeşitli dönemlerde kuramlar üretilmiştir. Bunları sıralamamız icabında; bilinçi bir irade olarak gkalıntı kuramlar, irade dışı olarak gkalıntı kuramlar ve pozitivist kuramlar. Bu kuramların birtakımlar felsefik değil ortaya konduğu devrin problemlerını çözmek veya politik temaleri haklar biliminde dile getirme ihtiyacından ortaya çıkmıştır. İdesi ve ideali doğruluk olan haklar, umumi olarak şu şekilde teşhismlanabilir: “Haklar, adalete yönelmiş toplumsal bir evetşfakat düzenidir.” Bu teşhismdan, hukukun üç ayrı fonksiyonu namına getirdiğini görmekteyiz. Bu fonksiyonlar düzen, kılgın yarar ve adalettir. Hukukun Toplumdaki Fonksiyonları 1. Düzen Fonksiyonu Hukukun bu fonksiyonu ile anlatılmak maksut, hukukun toplumsal ömürı düzenleyip insanoğluın pasış ve asayiş süresince bir arada evetşamalarını sağlamaktır. 2. Kılgısal Yarar (Toplumsal İhtiyaçların Huzurlanması) Hukukun kılgın amacını, toplumsal gerçeklik belirler. Haklar bu fonksiyonu ile topluluk süresince canlı insanoğluın, birbirleri ile tasarlamak zorunda oldukları ilişkilerini ve biyolojik, psikolojik bir varlık olarak insanoğlunun konstrüksiyonsından kaynaklanan ihtiyaçlarını içinlamaya çhileışır. Haklar bu fonksiyonu ile doğum, evlenme, ölüm vb. önemli biyolojik olayları da çeşitli hükümlerle düzenler. Tek haklar düzeni ömürın asıl gerçeklerini görmezden gelemez. Haklar düzeni, insanoğlunun natürel konstrüksiyonsına ve bundan müterakki mevrut gereksinimlerine reva sürdürmek zorundadır. Haklar önemli ölçüde, konuşu gerçeklere de mecburdır; konuşu gereksinimlara uymalı ve onları içinlamalıdır. 3. Hak Haklar bu fonksiyonu ile belli başlı bir tertip altına aldığı sosyal ihtiyaçları, özü salt bir eşitlik düşüncesi olan doğruluk ölçüsüne vurarak hak kimliğini kazanır. Hukukun idesi ve ideali adalettir. En kesik teşhismıyla doğruluk, “bir eşitlik düşüncesi”dir. “Hak, nesnel (objektif) ve öznel (sübjektif) sürdürmek üzere dü farklı anlamda kullanılır. Hak esasta ahlâki bir kavramdır; Bu kapsamda, erdem, fazilet demeında şahsi bir özelliği deyimler. Kişi her hengâm haklı olana yönelir, herkese kendine düşeni tevdi etmek uğrunda geceli gündüzlü ve değteamülmez bir çaba gösterir. İşte bu reviş ve çabayı gösteren doğruluk, özne (süje) ile ilişkin oluşundan ötürü öznel (sübjektif) doğruluk olarak nitelenir. Bir erdem olan öznel adaletin haricinde ve ondan önce nesnel (objektif) bir doğruluk mefhumı vardır. Nesnel doğruluk, kişinin bir özelliğini değil, kişilerin konkre durumlarda gerçekleştireceği ilinti biçiminin bir özelliğini deyimler. İşte haklar meydanında hukuki eder olarak güfte konusu olan doğruluk de, bu nesnel anlamda adalettir. Çünkü haklar, insanoğlu arası ilişkileri biçimlendiren, onlara görünür ve alacaklanabilir bir düzen veren, bu amaca yönelen normlar kâffesidür.” Cemiyet sineindeki davranış ve ilişkilerin değerlendirilmelerini sineaziz kurallar umumü olarak haklar, bu değerlendirmelerde doğruluk ölçüsünü kullandığı ve değerlendirmek yerinde bulunmuş olduğuna için, adaletin sonunda, hukukun da bir değerlendirilme ölçüsü olacağı doğaldır. Haklar normlarında doğruluk acaba ne ölçüde yansıtılmıştır ? Mevcut haklar ne denli adaletlidir ? İşte burada kanun üstü doğruluk mefhumı ortaya çıkmaktadır. Bu, tüm haklar sistemine ve sistemlerine hâkim bulunan, nesnel ve salt bir eder niteliğindeki adalettir. Haklar bir topluluk düzenini sineerir. Hukukun varlık nedeni de adalettir; ister mevcut düzeni sahabet etmek, gerekse onu değteamültirmeyi meşrulaştırmak sinein her hengâm adalete kafavurulur. Nesnel ve kanun üstü doğruluk hukukta içinmıza kurulu haklar düzenlerinin asli örneği, olması gereken haklar demeında haklar idesi olarak çıkar. Bu niteliği ile doğruluk, mevcut haklar düzenlerinin namına reva olup olmadığı açısından bir eder ve değerlendirme ölçüsü olabilir. Gene bu özelliği ile doğruluk, aynı zamanda hukukun idealidir. Hukukun görüntülemek amacını güttüğü şey adalettir. Birbirleri ile olumlu ve menfi içinlıklı ilişkilerde bulunan bu üç fonksiyon istikrar süresince olduklarında, adil bir haklar düzeninin gerçekleşmesi sağlanır. Olağan olarak tüm haklar normları bu üç fonksiyonu da kapsar. Sonuç olarak haklar, hem adaleti gerçekleştirecek, hem toplumsal evetşfakat uyacak, hem de bu toplumsal ömürın pasış süresince sürebilmesi sinein bir düzen görünümünü sağlamaya çhileışacaktır.

https://www.arabacihukuk.com/


Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

takipçi satın al Seo Fiyatları https://makinekireclenmesi.name.tr/ https://tekstilmuhendisi.name.tr/ https://telefonaksesuar.name.tr/ https://arnavutkoymarangoz.name.tr/ https://eniyiurgupotelleri.name.tr/ iqos sigara
Hacklink Hacklink Satın Al Hacklink Al Hacklink Panel Hacklink Satışı Fantezi İç Giyim
puff bar elektronik sigara
https://seokoloji.gen.tr
Puro Satın Al